3 Ağustos 2011 Çarşamba

FOR YOU...

bu içimdeki şey gibi işte ,
küçük bir çocuğun gözünde
beklersin ya binmek için gemiye
hem mutlusundur döndüğün için eve
hem de mutsuzluk vardır içinde
tatil bitti diye... // for sema e. //

29 Temmuz 2011 Cuma

*-* *-* *-* *-* *-*

                    Benim gönlüm sarhoştur yıldızların altında !!!
          İnan hayat çok boştur, sevdiklerin yoksa yanında...Gidiyorum şimdi içim yansa da, hayat beni savursa da...İçim kan ağlasa da yürümek ne hoş olur bu yağmurun altında.............
          ----------------------------------------------------------
          Şarkıyı kendimce birazcık(tamam birazcığı birazcık geçti :) ) değiştirdim.Niye paylaştım bilmiyorum ama içimden geldi.Şarkılar bizi yansıtır,bize göre anlamları değişir.Farklı farklı yorumlanır.Bu da benden bir yorumdu işte.Kusurum varsa affedile :)

Gidiyorum

            Vay be dedim kendi kendime ! Bitti işte ! Ne ara başladık da bitişe geldik , anlamadım gitti.
Zaman gerçekten su gibi.Şimdi tek dileyebileceğimiz tarih tekerrürden ibarettir sözünün de gerçekleşmesi.Kim bilir belli mi olur bir gün yine buraya gelmek kısmet olur da bu günü hatırlar ve gülümserim.Belki bu yazıya bakarım,aklıma gelir bu günler...
             Ama şunu itiraf etmeliyim ki içim bir tuhaf.Burukluk mu desem hüzün mü üzüntü mü ? Anlamlandıramadığım bir şey var içimde.Tüm vücudumda.Yayılmış durumda,evet yayılmış durumda her bir yanıma.Bu duygudan kurtulamıyorum bir türlü.Bir başkayım ,bir başka.Bir yandan da tanıdık geliyor bu tuhaf şey.Sanki arada bir yaşıyorum bunu gibi.Belki öyle belki değil.Söylenecek çok şey var aslında.Ama işte bu anlarda pek dile gelmiyor ki sözler.En iyisi susmak,susup da son dkların tadını çıkarmak.Doyasıya etrafa bakmak.
             Tuhaf ama işte gidiyorum...

Seviyorum seni Deniz kabuğu...

             Deniz kabuğu.İçinde okyanus suyu...Kırsa kabuğunu ah bir kırsa içinde fırtınalı bir okyanus.Dışı sakin bir deniz oysa ki...Üzüntüleri belli değil,sevinçleri belli değil.Gördüğünüz an onu ağlarken, ki göremezsiniz, içi gerçekten acımış demektir. Onu en çok da bu sessizlik yaralar da farkında değil. Bu sessiz olmayan sessizlik...Dolup taşma arzusu...O da bilmez ki bu arzuyu. Gülerken gözlerinin içi güler.İçiniz gider sizin de. Mutluluğu bir başka , yine sessiz...Ben bile bilemem bazen ruh halini.
             Deniz kabuğu...Kırılacak o kabukbir gün biliyorum.İçindekini herkese anlatacağım o gün.O bir kabuk içindeki inci.Beyaz inci,saflığın,masumiyetin ifadesi gibi...Bir o kadar da değerli,hem maddi hem manevi... Ama en çok manevi. Seviyorum seni Deniz kabuğum... Sebepsizce...Ve de sessizce...Tıpkı senin gibi fırtınalar saklayarak içimde,delice...
                            --------

İzmir'im deli sevdam benim

                  İzmirliyim ben.İzmirliyim...
                  Doğma büyüme değil öyle,içten hissederek İzmirliyim.İzmir var içimde.Dışım İzmir.Aklımda fikrimde İzmir.Bir gün yeniden kavuşma umuduyla yaşıyorum,ayrı düştüğüm sevdamla,İzmir sevdamla.Sevgilim İzmir.İlk ve son sevgilim.Aradaki kaçamakları saymıyorum sevdadan.Onlar gelip geçici şeylerdi.İzmir ile başladım sevmeye,İzmir'de bitecek sevdam.Aşkların en büyüğü, en güzeli.Havası,tadı,tuzu...
İzmirliyim işte ne var ? Ne denirse densin ne olursa olsun, Ölene kadar İzmirliyim,deliyim,çılgınım,sevdalıyım,kısacası İzmirliyim. Ayrı tutarım İzmir'i, farklıdır gözümde,bambaşkadır.Dedim ya sevdadır,ister kara sevda deyin çöllere düşerim uğruna; isterseniz de pembe sevda deyin bulutlara erer yüreğim, deli dolu koşarım ardında....Aklım bir karış değil  bin karış havada olur belki, İzmir gelince aklıma.Deliyim demedim mi ? Deliyim işte, İzmir delisi.İzmir bende çok başka.Nereye gitsem bir yanım onda.İzmir'im, sarışın mavi gözlüm...Sen bende ben sende olduktan sonra bitmeyecek sevdam, sen hiç meraklanma...